Af Örgütü: Tayland ordusu “işkence kültürüne” izin veriyor

İnsan hakları grubu Uluslararası Af Örgütü tarafından hazırlanan yeni bir raporda Tayland’ın askerî hükûmetinin, iktidara gelmesinden bu yana bir “işkence kültürü”nün doğmasına izin verdiği iddia edildi.

Rapor, aralarında, asker ve polisler tarafından gerçekleştirilmiş dayak ve su tahtası uygulamalarının da olduğu 74 vaka listelenmiş durumda.

Ordu, aylar süren siyasal karışıklıktan sonra, istikrârı yeniden sağlayacağı söylemiyle 2014’te iktidarı ele geçirmişti.

Ordu, işkence iddialarını reddetti.

Başbakanlık Sözcüsü General Sansern Kaewkamnerd, Reuters’a “İddialara ilişkin soruşturmalarda hiçbir işkence bulgusuna rastlanmadı, ben hiçbir işkence bulgusu görmedim ve Thai halkı hiçbir işkence bulgusu görmedi,” şeklinde konuştu.

Af Örgütü, Çarşamba günü (bugün) Bangkok’ta raporun açıklanması nedeniyle bir basın toplantısı düzenlemeyi planlıyordu.

Ancak son dakikada, yetkililerin, konuşmacıların iş kanunları çerçevesinde gözaltına alınabileceği uyarısında bulunması üzerine toplantı iptal edildi.

Af Örgütü Asya medya direktörü Omar Waraich Reuters’a “Özel olarak Thai hükûmetiyle uğramıyoruz” açıklkamasında bulundu.

“Çalışma vizesiyle buradayız, Tayland’da bir ofisimiz bulunmakta.”

 ‘Hesap verilebilirlik yok’

Uluslararası Af Örgütü Güneydoğu Asya ve Pasifik yöneticisi Rafendi Djamin, Tayland “işkenceye karşı sert olduğunu iddia edebilir, ancak önemli olan söz değil icraattır” şeklinde konuştu.

“Tayland’ın askerî yöneticileri suçlular için hesap verilirliğin ve mağdurlar için adaletin olmadığı bir ortamda, bir işkence kültürünün yeşermesine izin verdi.”

Tayland, darbeden bu yana olan işkence geçmişini, darbe lideri ve şu anki başbakan Prayuth Chan-ocha’nın “her ülke zor zamanlardan geçer” sözleriyle savunmuştu.

Chan-ocha, bu ayın başlarında yaptığı bir konuşmada, Tayland’ı eleştiren ülkelere “bize hakları ihlal ettiğimizi söylemeyin, siz de hakları ihlal ediyorsunuz” şeklinde seslenmişti.

Prayuth Chan-ocha gelecek yıl genel seçim yapılması sözü verdi.

İktidara geldiğinden bu yana, resmî olarak Barış ve Düzen için Ulusal Konseyi adıyla tanınan askerî hükûmet, kendisini eleştirenleri hapse attı, medyaya sansür uyguladı ve muhaliflere karşı sıkı önlemler aldı.

Geçici anayasanın 44. maddesi hükûmete, ulusal güvenliğe tehdit oluşturan her unsuru “engellemek ve bastırmak” yetkisi veriyor. Ayrıca askerlere, kişileri, tutuklama emri olmaksızın bir haftaya kadar gözaltında tutma izni tanıyor.