İçeriğe geç

ABD Yüksek Mahkemesi, ırk ayrımcılığı gerekçesiyle idam cezası kararını Teksas mahkemesine iade etti

by 02/03/2017

ABD Yüksek Mahkemesi Çarşamba günü, Teksas mahkemesi jürisine Afro-Amerikalıların istatiksel olarak şiddet suçu işlemeye beyazlardan daha yatkın olduğunun söylenmesinin ardından, ölüm cezasına mahkum edilmiş siyah bir adamın davasını yeniden açarken, mahkum edilmiş bir suçlunun nihaî cezasına karar verirken ırka dayalı streotiplerin kullanılmasını kesin bir dille reddetti.

Yüksek Mahkeme Başkanı John G. Roberts Jr. mahkeme salonunda “kanunlarımız insanları yaptığı şeyler için cezalandırır, kim oldukları için değil.” dedi.

Kararda, bu tür suç istatistikleri verilmesiyle jüride, son derece tehlikeli ırksal bir önyargının oluşturulduğuna yer verildi.

“Bazı toksinler küçük dozlarda bile öldürücü olabilir.”

6’ya 2 verilen karar, 1995 yılında eski kız arkadaşını ve onun yeni erkek arkadaşını vurup öldürmekten mahkum olmuş Houstonlı Duane Buck’a yeniden bir mahkumiyet duruşması yapmayı reddeden Teksas otoritesi ve yargıçlarının reddetme kararını bozdu.

Jüri üyeleri ceza duruşmasında tanık ifadesini dinlerken, mahkeme tarafından atanan bir savunma avukatı, Buck’ın şiddet patlamasının kız arkadaşıyla ayrılığının sonucu oluşan bir psikolojik tepki olduğu gerekçesiyle, bunun tespiti için bilirkişiye başvurulmasını istedi. Ancak bilirkişi siyahların beyazlara oranla daha fazla suç işleyebileceğini öne süren tartışmalı istatistiklerden bahsetti.

Bunun ardından jüri, Buck’ı “gelecekte tehlike yaratabileceği kanısıyla” ömür boyu hapis cezası yerine idam cezasına hükmetti.

Teksas Eyalet Savcıları aynı istatistiklerle ilgili aynı tanıklığa dayanılarak ölüm cezasına çarptırılmış 5 farklı siyahi sanığın dosyasını yıllar sonra tekrar açtı.

Bununla birlikte Savcılık, Buck’ın davasını yeniden açmayı reddetti çünkü bilirkişiyi tanık olarak çağıran kişi savcı değil, mahkeme tarafından atanan avukattı. 

Sivil hak savunucuları Çarşamba günkü kararı memnuniyetle karşıladı.

Buck’ın temsilciliğini yapan NAACP Hukuk Savunma Fonu’nun avukatı Christina Swarns “Bugünkü karar, hiçbir mahkemenin ceza adaleti idaresinde ırkçı önyargıya göz yumamayacağına dair güçlü bir mesaj içeriyor” dedi ve “Irkçı korkuların, stereotiplerin ve ayrımcılığın sürdüğü göz önüne alındığında bu karar Duane Buck için olduğu kadar ülke için de önemlidir” diye ekledi.

Ayrıca karar, Mahkeme Başkanı’nın hükümet kararlarında, adalet okulunda, kolejlerde ve mahkemelerin kararlarında ırkın herhangi bir rol oynamaması gerektiğine dair istikrarlı görüşünü de yansıtıyor. Bazen bu, onu, mahkemenin muhafazakâr üyeleriyle ve bazense liberal olanlarla aynı hizaya getiriyor.

Geçen sene Roberts Georgia’da idam cezasına mahkum edilen siyah bir kişinin davasında yeni bir kanıtın, savcıların jüride siyah üye olmaması için komplo kurduğunu ortaya koyması üzerine mahkemeden davasyı yeniden görmesini istemişti. Roberts, savcının tutarsız açıklamalarını “saçma” diyerek reddetti. Sadece, ırklarından dolayı iki potansiyel siyah jüri üyesinin reddedilmesi “Anayasanın izin verdiğinden iki fazla” dedi. Sadece Yargıç Clarence Thomas karşıoy kullandı.

Aynı zamanda Roberts, üniversiteye giriş, okul tayin planları ve seçim bölgelerinin belirlenmesi konularında ırkın belirleyici olmasını reddetmişti. Örneğin geçen yıl da Roberts, mahkemenin, Teksas Üniversitesi’nin pozitif ayrımcılık politikasını 5’e karşı 3 oy ile onaylayan kararına karşı çıkmıştı.

Roberts, 2007’de de Seattle’daki kaynaştırma okulları için hazırlanan ırk-temelli reddederken “ırk temelli ayrımcılığı durdurmanın yolu, ırk temelli ayrımcılığı durdurmaktır” ifadesini kullanmıştı.

Çarşamba günü verilen kararda Roberts, Buck’ın cezasında ırkının rol oynadığının açık olduğunu söyledi. Mahkeme Başkanı, 1979’dan bir karara atıf yaparak, görüşünü “her yönüyle tiksinti verici olan ırk temelli ayrımcılık, adalet yönetiminde özellikle tehlikelidir” şeklinde ifade etti.

Roberts, Buck’ın savunma avukatının performansını “yetersiz” olarak niteledi ve davayı, ölüm cezasını yeniden değerlendirmek üzere Teksas mahkemelerine geri gönderdi.

Thomas karara muhalif kaldı ve yargıç Samuel A. Alito Jr. da ona katıldı.

Thomas cinayetleri “önceden tasarlanmış ve canice” olarak tanımladı ve Buck’ın hiçbir pişmanlık göstermediğini söyledi. Thomas, ırka dayalı ceza istatistiğinin değil, muhtemelen Buck’ın tavrının jüriyi ölüm cezası vermeye ikna ettiğini belirtti.

Thomas, davanın yeniden açılması konusunda Roberts ve mahkeme çoğunluğuna karşı çıktı. Karşıoyunda “arzu edilen bir sonuç üzerinde anlaşan mahkeme, usuli engelleri ezip geçmiş ve bunu gerekçelendirmek için mevcut hukuku yanlış uygulamıştır” ifadesini kullandı.

Kaynak: LA Times

Bu haber, BAU Hukuk Fakültesi LAW 2018 Current Constitutional Developments dersi kapsamında Ali Uzunöz, Furkan Yılmaz, Ezgi Ünlügedik, Tuğçe Ülgütol ve Mertcan Kaşıkcı tarafından çevrilmiştir. 

From → Haberler

One Comment
  1. neval kavcar permalink

    Bunlar güzel yaklaşımlar.Lakin, ABD Dünya’nın orasını burasını kana boyarken, yeni sömürge alanları üzerinde en kanlı yöntemle çalışırken ABD adaleti ne yapıyor? Velhasıl. Demokrasi ve adalet anlayışları, Müslüman Coğrafyada geyik avlar gibi Müslüman öldürüp, üç beş kuşu petrolden kurtarma görüntüsünü Dünyaya servis etmelerine benziyor. Gençsiniz, ümit etmeye devam edin. NKavcar **

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: