Dünyanın ilk yüz tanıma teknolojisi davasında Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi’nden polise izin çıktı

Yargıçlar Birleşik Krallık’taki güvenlik güçlerinin yüz tanıma teknolojisini yasal olarak kullanabileceğine karar verdi.
Tartışmalı teknolojiyle ilgili dünyadaki ilk dava sona ererken, önde gelen iki hakim, Cardiff’te yaşayan ve South Wales Polisi tarafından yüz tanıma teknolojisinin denendiği bir sırada yüzü taranan Ed Bridges adına Liberty insan hakları savunucusu grup tarafından açılan davayı reddetti.
Yargıç Swift’le birlikte görev alan Lord Yargıç Haddon-Cave, South Wales Polisi’nin canlı yüz tanıma teknolojisi kullanımının “İnsan Hakları Kanunu’nun gerekliliklerini sağladığına” karar verdi.
Mayıs ayında üç gün boyunca süren duruşmada Bridges’in avukatları South Wales Polisi’nin kamusal alandayken müvekkillerinin görüntüsünü yakalaması ve işlemesinin özel hayata saygı hakkını ihlal ettiğini iddia etmişti.
Yargıçlarsa, mevcut veri koruma kanununun, yüzleri yüz tanıma kameralarıyla taranan vatandaşlara yeterli güvenceyi sağladığına ve South Wales Polisi’nin sonuçları göz önüne aldığına hükmetti.
Yüksek Mahkeme’de konuşan Lord Yargıç Haddon-Cave “mevcut yasal rejim, AFR Locate’in (South Wales Polisi tarafından kullanılan yüz tanıma teknolojisi) düzgün ve keyfî olmayan şekilde kullanımını sağlamaya elverişli” şeklinde konuştu.
Liberty avukatı Megan Goulding ise “hayal kırıklığı yaratan bu karar yüz tanımanın hak ve özgürlüklerimize karşı oluşturduğu tehlikeyi yansıtmıyor” dedi.
“Yüz tanıma, polisin hepimizi denetleme ve takip etmesine izin veren son derece mütecaviz bir gözetleme teknolojisi.
“Şimdi artık hükûmetin bu distopik teknolojinin demokratik değerlerimize yönelttiği tehlikeyi tanıması ve kullanımını yasaklamasının zamanı. Yüz tanımanın sokaklarımızda yeri yok.”
Canlı yüz tanıma kalabalıktaki her yüzü tarayarak ve bunları gözlem listesindeki aranan kişilerin görüntüleriyle karşılaştırarak çalışıyor.
Polis, finansal kaynakları üzerinde karşılanması imkânsız bir baskı oluşturmadan terörizm gibi ciddi suçlarla mücadele için bu teknolojiye ihtiyaç duyduğunu söylüyor.
Sivil hak savunucuları ise bu teknolojinin özel yaşama saygı hakkını ihlal ettiğini ve mevcut kanunun, kullanılabildiği ölçek göz önünde alındığında, yeterli bir güvence sağlamadığını iddia ediyor.
Ayrıca yüz tanımanın yetkinlik ve güvenilirliğiyle ilgili kuşkular da dile getirilmekte.
Haziran ayında Sky News, South Wales Polisi’yle aynı ekipmanı kullanan Metropolitan Polisi’nin yüz tanıma denemesinde gözlem listesindekilerin yalnızca %19’unun doğru şekilde tanınabildiğini, yani beş kişiden dördünün yanlış şekilde belirlendiğini bildirdi.
Bilgi Memuru Ofisi sözcüsü şöyle konuştu: “Kararı dikkatli şekilde inceleyeceğiz.
“Mahkemenin Canlı Yüz Tanıma sisteminin polis tarafından kullanımının vatandaşların hassas kişisel verilerinin işlenmesini içerdiği ve 2018 tarihli Veri Koruma Kanunu’yla uyumlu olması gerektiği yönündeki çıkarımını memnuniyetle karşılıyoruz.
“Söz konusu sistemleri kullanan herhangi bir polis gücü veya özel kuruluş mevcut veri koruma kanununun ve rehberlerinin halen yürürlükte olduğunun bilincinde olmalı.”
Kaynak: Sky