İçeriğe geç

Şili’de protestocuların istediği oldu: yeni anayasa için referanduma gidilecek

by 27/11/2019

Şili’de, bazı anlarda şiddetin de görüldüğü halk ayaklanmalarının başlamasından yaklaşık bir ay sonra, protestocuların en önemli taleplerinden biri olan, diktatörlük zamanından kalma anayasanın değiştirilmesiyle ilgili referandum yapılacağı duyuruldu.

1980’den bu yana yürürlükte olan ve Augusto Pinochet’nin askerî cuntası sırasında hazırlanan bugünkü metin o zamandan bu yana birçok değişikliğe uğradı.

Ancak yine de devlete eğitim ve sağlık hizmeti sunma sorumluluğu yüklemiyor. Bunlar sokaklara çıkan milyonlarca Şililinin dile getirdiği isteklerdi.

Şili Ulusal Kongresi’nde milletvekilleri, iktidardaki koalisyonla muhalefet partileri arasında saatlerce süren yoğun müzakerelerin ardından halkoylamasının Nisan 2020’de yapılması üzerinde uzlaştı.

İçişleri Bakanı Gonzalo Blumel “bu anlaşma bir ilk adım, ancak yeni toplum sözleşmemizin inşa edilmesine başlanması için tarihî ve temel bir ilk adım ve bunda vatandaşların yol gösterici bir rolü olacak” şeklinde konuştu.

Senato Başkanı Jaime Quintana, referandumda seçmenlere anayasanın değiştirilmesini isteyip istemedikleri ve eğer istiyorlarsa yeni metnin nasıl yazılması gerektiğinin sorulacağını ifade etti.

Yeni anayasanın tasarlanması için ya tümü seçimle gelen temsilcilerden ya siyasî atanmışlardan ya da ikisinin eşit karışımından oluşan üç farklı model önerilecek.

Eğer yazacak kurum için seçim yapılması gerekirse, seçimler, Ekim 2020’deki bölgesel ve belediye başkanlığı seçimiyle birlikte düzenlenecek.

Devlet Başkanı Sebastian Pinera’nın iktidar koalisyonunun en büyük ortağı sağcı Bağımsız Demokratik Birlik’in lideri Jacqueline van Rysselberghe “şiddete karşı galip gelen bir anlaşmanın parçası olabilmekten ötürü mutluyuz” şeklinde konuştu.

Reform talepleri

18 Ekim’de metro ücretlerine yapılan zamma karşı gösterilerle başlayan düzensizlik hızla, ateşe verme ve yağmanın görüldüğü ve göstericilerle polisin her gün karşı karşıya geldiği daha geniş çaplı bir isyana dönüşmüştü.

1990’da demokrasiye geri döndüğünden beri Şili’de görülen en büyük krizde, beşi güvenlik güçlerinin elinde olmak üzere 20 kişi hayatını kaybetti ve 1000’den fazla kişi de yaralandı.

Göstericiler, düşük ücretleri, eğitim ve sağlık alanındaki yüksek fiyatları ve siyasal ve ekonomik olarak birkaç elit aile tarafından yönetilen ülkede zenginle fakir arasında açılan farkı dile getirmişti.

Eylemciler, halkın öfkesini dindirmek için çeşitli önlemler açıklayan Pinera hükûmetinden daha geniş çaplı sosyal reform talep etti.

Haftalarca süren ve bazen şiddetin görüldüğü eylemlerin ardından çoğu anket, protesto hareketinin Şilililerin %75’i tarafından desteklendiğini gösteriyor.

Anket şirketi Cadem tarafından bu ay yayınlanan bir araştırmaya göre daha da fazlası, %87’si, göstericilerin anayasa reformu talebini destekliyor.

1980’de kabul edilen Şili’nin cunta dönemi anayasası askeriyenin bazı yetkilerini korudu ve uzun yıllardan beri sağ partileri destekleyen bir seçim sistemi kurdu.

2005’teki değişiklikler metnin kalan anti-demokratik taraflarının çoğunu ortadan kaldırdı, seçilmemiş senatörlerin atanmasına son verdi ve sivil yetkililerin askeri yöneticileri görevden almasının yolunu açtı.

İlerici senatör ve Dışişleri eski Bakanı Heraldo Munoz, Kongre’de Cuma günü yapılan oylamanın ardından “diktatörlüğün anayasası öldü” ifadesini kullandı.

Geçen sene Pinera’nın devlet başkanı olmasından birkaç gün sonra hükûmet, sosyalist halefi Michelle Bachelet’nin Kongre’ye sunduğu anayasa değişikliği teklifinin görüşülmesine izin vermeyeceğini duyurmuştu.

Kaynak: Yahoo news

From → Haberler

Yorum Yapın

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: