Şubat 2020 – İHAM Kararları Bülteni
Şubat 2020’de çıkan 5’i Türkiye’ye karşı 11 İHAM kararının yer aldığı bülten yayında. Şubat ayında Anayasa Mahkemesi tarafından yayımlanan kararların yer aldığı bülteni de buradan okuyabilirsiniz.
İşkence, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele yasağı ve etkili soruşturma yürütme yükümlülüğü
Bayram v. Türkiye, Başvuru no. 7087/12, Karar tarihi: 04.02.2020
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), 4 Şubat 2020 tarihinde yayımladığı Bayram v. Türkiye kararında %92 engelli olan, tekerlekli sandalyede yaşayan ve kendi ihtiyaçlarını kendi gideremeyen bir mahpusun 11 Nisan 2011-25 Eylül 2012 tarihleri arasında 17 ay boyunca Batman Cezaevi’nde kaldığı koşulları, İnsan Hakları Avrupa Sözleşme’nin (İHAS – Sözleşme) 3. maddesinde düzenlenen aşağılayıcı muamele yasağına aykırı buldu.
Başvurucunun Diyarbakır Cezaevi’ne nakledildiği 25 Eylül 2012 tarihinden serbest bırakıldığı 14 Haziran 2013 tarihine kadar geçen süredeki koşulları bakımından ise 3. maddenin ihlal edilmediğine karar verdi. Kararın özet çevirisini buradan okuyabilirsiniz.
Buturuga v. Romanya, Başvuru no. 56867/15, Karar tarihi: 10.02.2020
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), 10 Şubat 2020 tarihinde verdiği kararla siber zorbalığı ilk kez ev içi şiddetin bir türü olarak kabul edip, eski eşi tarafından ev içi şiddete ve haberleşmenin gizliliğinin ihlali yoluyla siber zorbalığa maruz kaldığını söyleyerek defalarca şikayette bulunan başvurucunun şikayetlerinin cevapsız ve korumasız bırakılmasını insanlık dışı muamele yasağı ve özel hayata ve aile hayatına saygı hakkına aykırı buldu, Romanya devletinin pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediğine karar verdi.
Söz konusu başvuruda başvurucu, eski eşi tarafından şiddete maruz kaldığını ve eski eşinin Facebook hesabı da dahil olmak üzere, elektronik hesaplarına girdiğini, özel konuşmalarını, belgeleri ve fotoğrafları kopyaladığını söyleyerek defalarca şikayette bulunmuştur. Ancak yerel mahkemeler bu şikayetleri gerektiği gibi dikkate almamış, yazışmaların gizliliğinin ihlali iddiasıyla ev içi şiddet iddiasının bir alakası olmadığını söylemiştir. Mahkeme, özellikle, yerel makamların soruşturma sırasında ev içi şiddeti özel olarak dikkate almadığını, bu yüzden başvurucu tarafından yapılan bu ciddi şikayetlere uygun çözümü sunamadığını tespit etmiştir. Kararın özet çevirisini buradan okuyabilirsiniz.
Özgürlük ve güvenlik hakkı
Özgüç v. Türkiye, Başvuru no. 3094/09, Karar tarihi: 04.02.2020
15 Şubat 2007 tarihinde Öcalan’ın yakalanışının yıldönümünde katıldığı eylemde bir otobüse Molotof attığına dair tanık beyanları olan ve tutuklanan başvurucuya yaptığı tutuk itirazına dair savcının 18 Haziran 2008 tarihli görüşünün tebliğ edilmemesi – 5/4 ihlali
Adil yargılanma hakkı
Paixão Moreira Sá Fernandes v. Portekiz, Başvuru no. 78108/14, Karar tarihi: 25.02.2020
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), 27 Şubat 2020 tarihli kararında bir iş insanıyla yaptığı görüşmeyi kayda alan başvurucuya hapis cezası verilmesiyle ilgili başvuruda başvurucunun istinaf mahkemesi aşamasında adil yargılanmadığına karar verdi. Kararın özet çevirisini buradan okuyabilirsiniz.
Gaughran v. Birleşik Krallık, Başvuru Numarası 45245/15, Karar tarihi: 13.02.2020
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), 13 Şubat’ta verdiği kararda alkollü halde araç kullanmakla suçlanan kişinin DNA’sının, parmak izlerinin ve fotoğrafının belirsiz süreli olarak muhafaza edilmesinin Sözleşme’nin 8.maddesinde düzenlenen özel hayata saygı hakkını ihlal ettiğine karar vermiştir. Mahkeme, verilerin elde tutulma süresinin kararlaştırılmış olup olmamasının değil, bazı güvencelerin bulunmadığının altını çizmiştir. Başvurucunun davasında, kişisel verilerinin, suçunun mahiyeti, süresiz olarak tutulmasının gerekliliği ve yeterli bir inceleme sebebi olup olmadığı dikkate alınmaksızın süresiz olarak saklanmıştır. Kullanılan teknolojinin, bu davada yerel mahkemeler tarafından değerlendirilenden daha karmaşık ve gelişmiş olduğu görülmüştür. Mahkeme, özellikle fotoğrafların depolanması ve analiziyle ilgili olarak, başvurucunun verilerinin saklanmasının, kamu yararı ve özel yarar arasında adil bir denge kuramadığını tespit etmiştir. Kararın özet çevirisini buradan okuyabilirsiniz.
İfade özgürlüğü
Abay v. Türkiye, Başvuru no. 47455/10, Karar tarihi: 04.02.2020
9 Nisan 2005 tarihinde Van’da düzenlenen bir eyleme katılıp burada “PKK lideri Abdullah Öcalan”, “çok yaşa önder Apo”, “dişe diş, kana kan, seninleyiz Öcalan”, “Kürdistan ülkemiz, Öcalan önderimiz, seninleyiz Öcalan” gibi sloganlar attığı iddiasıyla başvurucu hakkında suçu ve suçluyu övme suçundan iddianame düzenlenmesi ve 1.875 TL para cezası ödemeye mahkum edilmesi – İfade özgürlüğünün ihlali (2000 TL’nin altındaki para cezalarının temyize götürülememesi nedeniyle mahkemeye erişim hakkından da ihlal bulundu.)
Özer v. Türkiye (no. 3), Başvuru no. 69270/12, Karar tarihi: 11.02.2020
Yeni Dünya İçin Çağrı dergisinin sahibi ve editörü olan başvurucuya derginin Ocak 2007 sayısında “Kürt sorunu: çözüm arayışları ve görevlerimiz” başlıklı yazıya yer verdikleri için örgüt propagandası yapma suçundan 15 ay hapis cezası verilmesi – İfade özgürlüğünün ihlali
Etkili başvuru yolu
Marshall ve Diğerleri v. Malta, Başvuru no. 79177/16, Karar tarihi: 11.02.2020
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi, 11 Şubat 2020 tarihinde Malta’ya karşı verdiği kararda Malta Anayasa Mahkemesi’nin başvurucunun davasında ihlal kararı vermiş olmasına rağmen kiracıları tahliye etmediği, düşük miktarda tazminata hükmettiği, davayı kazanan başvuruculara yargılama giderlerini yüklediğini ve 21 yıl süren yargılamalarla ilgili tazminata hükmetmediği gerekçesiyle mülkiyet hakkı ve adil yargılanma hakkının ihlaline ve bu maddelerle bağlantılı olarak etkili başvuru yolunun ihlaline karar verdi. Kararın kapsamlı çevirisini buradan okuyabilirsiniz.
İbrahimov ve Mammadov v. Azerbaycan, Başvuru no. 63571/16, 2890/17, 39541/17, 74143/16, 2883/17, 39527/17, Karar tarihi: 11.02.2020
İki başvurucunun uyuşturucu isnatlarıyla tutuklanmaları ve yargılanmalarına ilişkin başvuruda başvurucular suç isnadının yanlış olduğunu ve yetkililerin müdahalelerinin esas sebebinin eski cumhurbaşkanının heykeli üzerine politik bir grafiti çizmeleri olduğunu iddia etmektedir. İHAM, polisin başvuruculara kötü muamelede bulunması ve etkili soruşturma yapılmaması sebebiyle insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele yasağının; başvurucuların suç işlediğini gösteren ilişkin makul bir şüphe bulunmaması ve yerel mahkemelerin başvurucuları keyfi tutuklamaya karşı korumaması ve başvurucuların uzun tutuklulukları sebebiyle özgürlük ve güvenlik hakkının; ifade özgürlüğünün ve başvurucuların gözaltına alınmaları ve tutuklanmalarının esas sebebinin politik bir grafiti çizmeleri olması sebebiyle 5. Maddeyle bağlantılı 18. Maddenin (Sözleşme’deki kısıtlamaların uygunsuz kullanımı) ihlali olduğuna karar vermiştir. Kararın özet çevirisini buradan okuyabilirsiniz.
Khadija Ismayilova v. Azerbaycan, Başvuru no. 30778/15, Karar tarihi: 27.02.2020
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), 27 Şubat 2020 tarihinde verdiği İsmayilova v. Azerbaycan (no. 2) kararında, Azerbaycan’daki yolsuzluğu ortaya çıkartan haberlerinden sonra tehdit edilen araştırmacı gazeteci İsmayilova’nın daha sonra baskı altında verilen yalan bir beyan olduğu anlaşılan ‘eski iş arkadaşını intihara teşvik etme suçu’ndan tutuklanması, tutuk halinin gerekçesiz bir şekilde devam ettirilmesi ve bu durumun ortaya çıkmasının ardından asılsız bazı finansal suçlamalarla suçlanmasını özgürlük ve güvenlik hakkına aykırı buldu. Mahkeme ayrıca Savcılık tarafından başvurucuyla ilgili yayımlanan açıklamada başvurucunun suçlu olduğu izleniminin yaratılmış olmasını, masumiyet karinesine aykırı gördü. Yine Mahkeme, Azerbaycan’da gazetecilere, hak savunucularına, sivil topluma ve muhaliflere yönelik sistematik hale gelen tutuklama furyasının bu başvuruda da görüldüğünü belirterek, muhalif bir araştırmacı gazeteci olan başvurucunun susturma ve cezalandırma amacıyla tutuklandığına karar verdi. Bu, Mahkeme’nin milletvekilleri, insan hakları savunucuları ve avukatlardan sonra, gazetecilerle ilgili verdiği ilk 18. madde ihlali. Kararın özet çevirisini buradan okuyabilirsiniz.
Mülkiyet Hakkı
Alaloğlu ve Diğerleri v. Türkiye, Başvuru no. 42019/06, Karar tarihi: 04.02.2020
Isparta Eğirdir Gölü’nün yakınlarındaki arazilerine bu bölgenin doğal sit alanı ilan edilmesinin ardından el konulmasından sonra başvuruculara hak ettikleri değerin altında bir tazminat ödendiği ve uzun süren yargı süreci ve enflasyon nedeniyle zararda oldukları iddiası – Enflasyon nedeniyle finansal zarara uğradıkları iddiasında mülkiyet hakkının ihlali (Değerin altında tazminat ödendiği iddiası açıkça dayanaktan yoksun bulundu)