Avrupa Adalet Divanı zorunlu askerlik hizmetinden kaçmayı geçerli bir iltica nedeni olarak kabul etti

Avrupa Adalet Divanı (AAD), yabancı ülkelerde zorunlu askerlikten kaçanların Avrupa Birliği’nde (AB) iltica hakkı olduğuna karar verdi. Devam eden bir davadaki ön karar niteliğindeki görüşünde Divan, şiddetin olduğu rejimlerde askerlikten kaçan kişilerin iltica hakkının varlığına dair “güçlü bir karine” olduğuna hükmetti. Karara göre, bu ülkelerde askerlikten kaçmak, AB hukuku kapsamında “siyasal, dinî ve inanca dair veya belli bir toplumsal gruba ait olmaktan kaynaklanan ifade” kategorisine giriyor.
Karar, AB Uluslararası Koruma Direktifi’nin yorumlanmasını isteyen Hanover İdare Mahkemesi’nin talebi üzerine alındı. Direktif, Avrupa Birliği’nde uluslararası korumadan yararlanacak üçüncü ülke vatandaşlarının veya vatansız kişilerin belirlenmesiyle ilgili standartları düzenliyor.
Talep, bir Suriye vatandaşının Federal Almanya Göç ve Sığınmacı İdaresi’nin iltica başvurusunu reddetmesine karşı Hanover İdare Mahkemesi’nde temyize gitmesi üzerine yapıldı. Başvurucu 2014 yılında, Suriye Ordusu’na alınmamak için Suriye’den kaçmıştı. Göç ve Sığınmacılar Federal İdaresi, iltica başvurusunu, başvurucunun “kaçmasını gerektirecek bir zulme maruz kalmadığı, yalnızca iç savaştan kaçtığı, Almanya’ya iltica başvurusu yapması nedeniyle Suriye’ye döndüğünde bir zulümle karşılaşmaktan korkmaması gerektiği” gerekçeleriyle reddetti. Ayrıca ilgili idare başvurucunun, karşılaşabileceği muhtemel zulmü dikkate almadan, bir göçmen olarak tanınması için gerekli, zulme gerekçe olabilecek ırk, din, milliyet, siyasal düşünce veya belli bir toplumsal gruba aidiyet şeklindeki beş nedenden hiçbirini taşımadığını” iddia etti.
AAD, bu gerekçeyi şu şekilde reddetti:
“Bazı durumlarda zorunlu askerlik hizmetini reddetmek, – her türlü askerî gücün kullanımının reddini veya vatandaşı olunan devletin otoritelerinin politikalarına veya yöntemlerine karşı gelmeyi de içeren – siyasal düşüncelerin veya dinî inançların ifade edilmesi anlamına gelebilir ya da belli bir toplumsal gruba aidiyetten kaynaklanabilir. Bu nedenle, Mahkeme’ye iletilen davadaki şartlar altında askerlik hizmetini yerine getirmeyi reddetmenin, göçmen olarak tanınma hakkını sağlayan beş nedenle ilgili olduğu yönünde güçlü bir karine bulunmaktadır.”
Dava, esas hakkında karar verilebilmesi için Hanover İdare Mahkemesi’ne geri gönderildi. Alman mahkemesi, direktiflerle ilgili olarak AAD kararında ortaya konan yoruma uymak zorunda.
AAD’nin bu kararı, zorunlu askerlik hizmetinden kaçmak için Suriye’yi terk eden diğer erkeklerin yapmış ve yapacak olduğu iltica başvurularını da etkileyebilir. Suriye’de 18 ve 42 yaş arasındaki erkek vatandaşlar kanunen, 18 ila 21 ay arasında süren askerlik hizmetini yapmak zorunda. Bu zorunluluğu yerine getirmemek Suriye hukukuna göre bir suç teşkil ediyor.
Kaynak: Jurist