İçeriğe geç

İHAM’ın Dareskizb Ltd v. Ermenistan kararının özet çevirisi: “Hükümetin olağanüstü hal sırasında siyasi muhalif olarak bilinen bir gazetenin yayımlanmasını engellemesi, ifade özgürlüğü ile adil yargılanma hakkının ihlalidir.”

by 15/10/2021

İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM/Mahkeme) 21 Eylül 2021 tarihli Dareskizb Ltd v. Ermenistan kararında oybirliğiyle İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin 10. maddesinin (ifade özgürlüğü) ve 6. maddesinin 1. fıkrasının (adil yargılanma hakkı) ihlal edildiğine karar vermiştir.

Dava, 2008 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından başvurucu şirketin Haykakan Zhamanak adlı gazetesini yayımlamasının engellendiği olağanüstü hal sırasında Devlet yetkililerinin eylemleriyle ilgilidir. Ayrıca, müteakip mahkeme işlemleriyle de ilgilidir.

Mahkeme özellikle, yayım kısıtlamasının Hükümete yönelik eleştirileri sınırlamaktan başka bir amacı olmadığına ve dolayısıyla Sözleşme’de korunan ifade özgürlüğü hakkının özüne aykırı olduğuna karar vermiştir.

Ayrıca, İdare Mahkemesi’nin, yargı yetkisine ilişkin sorunları öne sürerek başvurucu şirketin davasına bakmayı reddetmesinin şirketin mahkemeye erişimini özellikle engellediğini tespit etmiştir.

İngilizce yazılan kararın tamamına buradan ulaşabilirsiniz. Kararın basın özetinin çevirisi av. Rumeysa Budak tarafından yapılmıştır.

Dareskizb Ltd v. Ermenistan, Başvuru no.61737/08, Karar Tarihi: 21.09.2021

Temel Olgular

Başvurucu Dareskizb Ltd, 1999 yılında kurulmuş ve kayıtlı ofisi Erivan’da bulunan bir Ermeni şirketidir.

Söz konusu zamanda, başvurucu şirket, o zamanki siyasi muhalefete meyilli bir günlük gazete olan Haykakan Zhamanak‘ı (“Armenian Times”) yayınlamaktadır.

2008 cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının açıklanmasından önce, muhalefet adayı Bay Levon Ter-Petrosyan, destekçilerini Erivan’ın merkezindeki Özgürlük Meydanı’nda toplanmaya çağırmıştır. Binlerce kişi gelmiş ve yarı kalıcı bir kamp kurmuştur. Dokuz günlük protestodan sonra, anlaşıldığı kadarıyla uyarı yapılmadan meydan boşaltılmış ve mühürlenmiştir.

Protesto, yaklaşık 2 km uzaklıktaki Fransız büyükelçiliği ve belediye başkanının ofisinin bulunduğu alana taşınmıştır. Kolluk kuvvetleriyle şiddetli çatışmalar meydana gelmiş ve on kişinin ölümüyle çok sayıda sivilin ve polis memurunun yaralanmasına yol açmıştır. Başvurucu şirket için bu durum, değişime yol açabilecek muhalefeti ezme girişimidir; Hükümet için bu durum, kitlesel bir düzensizliktir.

Olağanüstü Hal

1 Mart 2008’de Başkan Robert Koçaryan tarafından olağanüstü hal ilan edilmiştir. Diğer önlemlerin yanı sıra medyaya kısıtlamalar getirilmiştir. Olağanüstü hal 20 gün sürmüştür. Düzen sonunda yeniden tesis edilmiştir. Olağanüstü hal sırasında, 3-4 Mart gecesi milli güvenlik güçleri Haykakan Zhamanak‘ın gazetesinin matbaada basılmasını engellemiştir. Hiçbir sebep gösterilmemiştir.

Ermenistan Cumhurbaşkanı ilk kararnamesini değiştirerek “kitlesel medya kuruluşları tarafından Devlet ve iç meseleler hakkında açıkça yanlış veya istikrarsızlaştırıcı bilgilerin yayınlanması veya yayılması veya onaylanmamış (yasa dışı) faaliyetlere katılma çağrılarının yanı sıra yayın yasağı ile sonuçlandığında ve bu tür bilgi ve çağrıların başka herhangi bir araç ve formla yayılmasını yasaklama” düzenlemesini getiren 13 Mart 2008 tarihine kadar gazetenin yayınlanması için herhangi bir girişimde bulunulmamıştır.  Ulusal güvenlik görevlileri tarafından engellenen gazetenin baskısı yeniden yayımlanmaya çalışılmıştır.

21 Mart 2008’de OHAL’in kaldırılmasının ardından gazete yeniden yayın hayatına başlamıştır.

Aynı yılın Nisan ayında başvurucu şirket, ulusal güvenlik görevlilerinin eylemleri hakkında şikayette bulunmak ve Sözleşme ile çeliştiği iddiaları nedeniyle yayının önlenmesini mümkün kılan Yasal Belgeler Yasası ve Kitle İletişim Yasası’nın hükümlerinin – özellikle cumhurbaşkanlığı kararnamesinin – iptal edilmesini sağlamak için mahkemeye gitmiştir. Ayrıca maddi tazminat talep etmiştir.

İdare Mahkemesi, başvurucu şirketin davasını görevsizlik nedeniyle incelemeyi reddetmiştir. Yasal sorunlara ilişkin müteakip bir temyiz başvurusu, geleneksel beş yargıçtan farklı olarak üç yargıçtan oluşan bir kurul tarafından dayanaktan yoksunluk nedeniyle kabul edilemez ilan edilmiştir. Anayasa Mahkemesi, önce başvurucu şirketin nezdinde itiraz hakkının bulunmadığına karar vermiş, ardından başvurucu şirketin mahkeme başkanına yaptığı başvurusunu değerlendirmeyi reddetmiştir. Özellikle, ikinci mahkeme, bir cumhurbaşkanlığı kararnamesinin anayasaya uygunluğuna yalnızca belirli kişilerin veya grupların itiraz edebileceğine hükmetmiştir.

Şikayetler

10.madde (ifade özgürlüğü) ve 6.madde 1.fıkraya (adil yargılanma hakkı) dayanarak, başvurucu, olağanüstü halin bir parçası olarak yayınlarının yasaklanmasından, mahkemeye erişememesinden ve temyiz başvurusunu inceleyen mahkemenin “kanunla kurulmuş bir mahkeme” olmadığından şikâyetçi olmuştur.

Başvuru, 16 Aralık 2008 tarihinde İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’ne yapılmıştır.

Mahkeme’nin Kararı

10.Madde

Mahkeme’nin, ilgili Devlet’in eylemlerinin başvurucu şirketin haklarına müdahale teşkil ettiği konusunda tatmin olduğu göz önüne alındığında, müdahalenin “kanunla öngörülmüş” olup olmadığını, meşru amaçları olup olmadığını ve “demokratik bir toplumda gerekli” olup olmadığını belirlemesi gerekmektedir. Mahkeme, demokrasinin ifade özgürlüğüyle geliştiğini bir kez daha vurgulamıştır.

Başvurucu şirket, Ermenistan Cumhurbaşkanı’nın olağanüstü hal ilan etmek için anayasal yetkisi olmadığı için müdahalenin kanunla öngörülmediğini ileri sürmüştür. Mahkeme, bu yetkiyi tanımlamak için bir yasanın çıkarılması gerektiğini kaydetmiştir. Ayrıca, müdahalenin, nizamsızlığı önleme meşru amacına sahip olduğunu beyan etmiştir.

Mahkeme, içeriğinde nefret söylemi veya ayaklanmaya kışkırtma olmamasına rağmen gazetenin yayımlanmasının engellendiğini kaydetmiştir. Kısıtlamaların yalnızca Haykakan Zhamanak‘ın yetkilileri eleştirmesi nedeniyle uygulandığı anlaşılmaktadır. Bu kısıtlamalar, 10. maddenin amacına aykırıdır ve demokratik bir toplumda gerekli değildir.

Dolayısıyla, bu madde uyarınca Sözleşme ihlal edilmiştir.

6.Madde 1.Fıkra

Mahkemeye erişim

Başvurucu şirket, bilgi verme hakkını ihlal eden tedbire mahkemeler önünde itiraz etme fırsatının reddedildiğini ileri sürmüştür. Mahkeme, 6.maddenin 1.fıkrasının bir mahkeme huzurunda medeni hak ve yükümlülüklere ilişkin herhangi bir iddiada bulunma hakkını güvence altına aldığını yinelemiştir. Ancak bu hak mutlak değildir.

Mahkeme, cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ilişkin iç hukukun bir üst hukuka uygunluğuna ilişkin başvurucu şirketin davasında, başvurucu şirketin iddiasını incelemeyi reddeden özellikle İdare Mahkemesi tarafından, Sözleşme’yi ihlal ederek başvurucu şirketin mahkemeye erişimini engelleyecek şekilde yorumlandığını ve uygulandığını kaydetmiştir.

Kanunla kurulmuş mahkeme

Başvurucu şirket, 17 Nisan 2008 tarihli başvurusunu değerlendirmeyi reddeden karara karşı temyiz başvurusunu inceleyen İdare Mahkemesi’nin, heyetinde kanunun öngördüğünden daha fazla sayıda yargıcın oturduğunu ileri sürmüştür (özellikle Madde 9 ve 125 § 1(1). ) İdari Usul Kanunu).

Halihazırda bu madde kapsamındaki bulguları göz önüne alındığında, Mahkeme, temyiz heyetinin oluşturulması konusunu incelemeyi gerekli görmemiştir.

Adil Tazmin (Madde 41)

Mahkeme, Ermenistan’ın başvurucuya manevi tazminat olarak 9.000 Euro ödemesine karar vermiştir.

Bu karar yalnızca İngilizce dilinde yazılmıştır.

From → Haberler

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: