İçeriğe geç

İHAM’ın Wikimedia Foundation, Inc. v. Türkiye kararının özet çevirisi: “Wikipedia’ya erişimin engellenmesiyle ilgili başvuruda Anayasa Mahkemesi’nin ifade özgürlüğü ihlali kararı vermesi nedeniyle, mağdur statüsü kalmamıştır.”

by 17/05/2022

İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM/Mahkeme), 24 Mart 2022 tarihli Wikimedia Foundation, Inc. v. Türkiye davasında (başvuru no. 25479/19) oy çokluğuyla başvuruyu kabul edilemez bulmuştur.

Söz konusu dava, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun, başvurucunun web sitesinden bazı sayfaların kaldırılmasına yönelik isteği ve bunu müteakiben belirli sayfalara erişim engeli getirmenin teknik olarak mümkün olmaması nedeniyle bütün sitenin erişime kapatılması ile ilgilidir.
Mahkeme, ifade özgürlüğü ile ilgili çok sayıda davada, şikayet bağlamında Anayasa Mahkemesine yapılan başvuruyu, Sözleşme’nin 35. maddesinin birinci fıkrası kapsamında tüketilmesi gereken bir iç hukuk yolu olarak gördüğünü gözlemlemektedir.
Mahkeme, mevcut davada ortaya çıkan sorunun sistemik yapısını dikkate almıştır. Mahkeme, buna rağmen, Türk Anayasa Mahkemesinin sorunu çözebilecek bir kapasitede olmadığını ileri sürebilecek kadar yeterli bilgiye sahip değildir. Anayasa Mahkemesi, web sitelerine erişim engeli getirilmesine dair yeterince karara hükmetmiş, ulusal makamlar ve erişim engeli kararlarını incelemekle görevli mahkemeler tarafından takip edilmesi gereken çok sayıda kriteri ortaya koymuştur.

Mahkeme, önüne gelen bireysel başvuru hakkında daha önceden Anayasa Mahkemesi’nin esasında Sözleşme’nin 10. maddesinin ihlal edildiğini kabul ettiği ve buna ilişkin olarak başvurucu kuruma uğradığı zararlar için uygun ve yeterli miktarda tazminata hükmettiği görüşündedir. Mahkeme, bu nedenle başvurucu kurumun  artık mağdur statüsü ileri süremeyeceğine ve söz konusu başvurunun Sözleşme’nin hükümlerine uygun olmadığına karar vermiştir.

Karar nihaidir. Fransızca olan kararın tamamını buradan okuyabilirsiniz. Kararın basın özeti çevirisi Emre Karaman tarafından yapılmıştır.

Wikimedia Foundation, Inc. v. Türkiye, Başvuru no.25479/19, Karar Tarihi: 24.03.2022

Temel Olgular
Başvurucu, Wikimedia Foundation, Inc., San Francisco merkezli bir kurumdur. Kurum kendisini, ücretsiz, kolektif, evrensel ve çok dilli bir çevrimiçi ansiklopedi geliştirmeyi amaçlayan Wikimedia projeleri vasıtasıyla bilginin ücretsiz paylaşımına adamıştır.  

28 Nisan 2017 tarihinde Başbakanlığa bağlı Emniyet Genel Müdürlüğü, 5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi uyarınca Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan (“BTİ”) Wikipedia’nın web sitesinde yer alan iki sayfanın kaldırılması için talepte bulunmuştur. Alternatif olarak, bunun mümkün olmaması halinde, Emniyet Genel Müdürlüğü internet sitesine erişimin tamamen engellenmesini talep etmiştir. Erişim engeline konu sayfalar “Devlet destekli terörizm” ve “Suriye iç savaşında dış müdahale” başlıklarını taşımaktadır.

Aynı gün içerisinde Wikimedia kurumu, BTİ’den beş URL’nin dört saat içerisinde kaldırılması gerektiğine dair beş e-posta almıştır.


BTİ, “Devlet destekli terörizm” ve “Suriye iç savaşına dış müdahale” başlıklı sayfaların belirtilen süre içinde kaldırılmaması ve sadece ilgili sayfalara erişimi kapamanın teknik olarak imkansız olması nedeniyle sitenin tamamına erişimin engellenmesine karar vermiştir.

5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesi uyarınca BTİ’nin emri 24 saat içerisinde Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliğine intikal etmiş, 29 Nisan 2017 tarihli karar ile onanmıştır. Başvurucu kurum karara itiraz etmiştir. 1. Sulh Ceza Hakimliği itirazı reddetmiş ve davayı Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliğine yollamış, o da aynı şekilde başvurucu kurumun iddialarını reddetmiştir.

9 Mayıs 2017 tarihinde başvurucu kurum, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur.
Başvurucu kurum 25 Temmuz 2018 tarihinde, Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvurusu derdestken, söz konusu tedbirin kaldırılması için sulh ceza mahkemesine başvurmuştur. Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği başvuruyu reddetmiştir. Başvurucu kurum tarafından yapılan itiraz reddedilmiştir.


Anayasa Mahkemesi, 15 Ocak 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 26 Aralık 2019 tarihli kararında, altıya karşı on oyla, Anayasanın ifade özgürlüğünü koruyan 26. maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir.

Anayasa Mahkemesi, idare ve yargı tarafından emredilen tedbirin, acil bir toplumsal ihtiyaca dayanmadığına, gerekçelerinin yetersiz olduğuna ve ifade özgürlüğü hakkına bir orantısız müdahale teşkil ettiğine karar vermiştir.

Son olarak mahkeme, söz konusu ihlalin hem idari hem de yargısal bir karardan kaynaklandığını belirtmiştir.

Anayasa Mahkemesi, dava dosyasını yetkili sulh hakimliğine iade ederek, sulh ceza hakimliğinin ihlali telafi etmek amacıyla yeniden yargılama yapabilmesini sağlamıştır. Ayrıca Anayasa Mahkemesi, masraf ve giderler için başvuran kuruma 2.732,50 Türk lirası (TRY) ödenmesine karar vermiştir.

Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği, Anayasa Mahkemesinin 15 Ocak 2020 tarihli kararının kendisine bildirilmesi üzerine Wikipedia sitesine erişimi engelleyen kararı derhal kaldırmıştır.

Başvurucu kurum, 29 Nisan 2019 tarihinde Anayasa Mahkemesine yaptığı bireysel başvuru derdestken mevcut başvuruyu Mahkeme’ye sunmuştur. Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvurunun artık etkili sayılamayacağını savunarak, davaya öncelik verilmesini talep etmiştir. Mahkeme talebi kabul etmiş ve başvuruyu Hükümete bildirmiştir.

Başvurucunun Şikâyeti

Başvuru, 29 Nisan 2019 tarihinde İnsan Hakları Avrupa Mahkemesine yapılmıştır.

Başvurucu kurum, Sözleşme’nin 6. (adil yargılanma hakkı), 10. (ifade özgürlüğü) ve 15. (acil durum hallerinde istisna) maddelerine dayanarak, Wikipedia web sitesinin tamamına erişimin engellenmesinin ifade özgürlüğü hakkına haksız müdahale teşkil ettiğini ve web sitelerine yönelik engelleme kararlarına ilişkin yargı denetim prosedürünün kötüye kullanımı önlemek için yetersiz olduğu iddia etmiştir.

Başvurucu ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesine bireysel başvurusunun, faaliyetinin web sayfalarının içeriğini zamanında yayınlamaktan ibaret olması nedeniyle etkisiz hale getirildiğini ve Türk hukukunda etkili bir hukuk yolunun bulunmadığını iddia etmiştir.
Mahkeme’nin Kararı

Mevcut davada, başvurucu kurum tarafından şikayet edilen tedbir, yani öncelikle bir idari organ olan BTİ tarafından verilen ve daha sonra yetkili Sulh Ceza Hakimliği tarafından onaylanan Wikipedia web sitesine erişimin engellenmesi kararı, Anayasa Mahkemesinin 26 Aralık 2019 tarihli kararının tebliğini takiben 15 Ocak 2020’de kaldırılmıştır. 1. Sulh Ceza Hakimliği, Wikipedia web sitesinin tamamına erişimi engelleyen kararı gecikmeksizin kaldırmaya karar vermiştir.

Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvurunun etkinliğine ilişkin olarak Mahkeme, ifade özgürlüğüne ilişkin birçok davada, bu tür şikayetlerle ilgili olarak bu denli bir başvurunun Sözleşme’nin 35. maddesi açısından tüketilmesi gereken bir hukuk yolu olarak görülmesi gerektiğini tespit ettiğini gözlemlemiştir. Mahkeme, Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvurunun, başvurucu kurumun Sözleşme’nin 10. maddesi kapsamındaki şikayetine uygun bir tazmin sağlayamayacağını tespit etmek için yeterli kanıt bulunmadığından, bu içtihattan ayrılmak için bir neden görmemiştir.


Öncelikle 5651 sayılı Kanun’un 8/A maddesinde yer alan internet sitelerine erişimin engellenmesine ilişkin kurallar ile ilgili olarak; Anayasa Mahkemesinin uygulanacak kriterleri belirleyen bir içtihat çizgisi oluşturduğu kararlarından açıkça anlaşılmaktadır. Anayasa Mahkemesi, özellikle bir internet sitesinin tamamına erişimin engellenmesinin istisnai bir tedbir olduğuna karar vermiş ve bu tür tedbirlere karar verirken uygulanacak kriterleri sıralamıştır. Davayı inceleyen Anayasa Mahkemesi, idare ve yargı tarafından emredilen tedbirin acil bir toplumsal ihtiyaca dayanmadığını, bunun için yeterli gerekçe sunulmadığını ve bu tedbirin ifade özgürlüğü hakkına orantısız bir müdahale teşkil ettiğini tespit etmiştir.

Mahkeme, mevcut davada ortaya atılan sorunun sistemik doğasına ilişkin olarak başvuran kurumun iddialarını ve üçüncü tarafların görüşlerini dikkate almıştır. Bununla birlikte Mahkeme, Anayasa Mahkemesinin iddia edilen sistemik sorunu çözme yetisine sahip olmadığını öne sürebilecek kadar sahip olmadığı görüşündedir. Başvurucu kurumun da kabul ettiği gibi, Anayasa Mahkemesi web sitelerinin engellenmesine ilişkin çeşitli kararlar vermiş, bu kararlar aracılığıyla ulusal makamlar ve engelleme kararlarını inceleyecek mahkemeler tarafından izlenecek çok sayıda kriter belirlemiştir. Ayrıca, bir sorunun sistemik olduğu gösterilirse, Anayasa Mahkemesinin belirli bir davada basitçe ihlal bulmaya alternatif olarak pilot karar prosedürü gibi uygun araçları da mevcuttur. Aynı şekilde, Anayasa Mahkemesi bir bireysel başvuruyu incelerken söz konusu hükmün öngörülebilirliğini değerlendirme ve uygun olduğu takdirde, “hukukun niteliği” açısından gereklilikleri karşılamadığını tespit etme yetkisine sahiptir.

Anayasa Mahkemesi yargılamalarının uzunluğu konusunda Mahkeme, kararın bireysel başvurunun yapılmasından iki yıl sekiz ay sonra verildiğini not etmiştir. Mahkeme, bunun uzun bir süre olduğunu kabul etmekle birlikte, özellikle davanın içeriği göz önüne alındığında, açıkça aşırı bir süreden geçtiği görüşünde değildir. Bununla birlikte, bu bulgu, özellikle Anayasa Mahkemesi tarafından sulh mahkemeleri tarafından yürütülen incelemeye ilişkin olarak tespit edilen eksiklikler göz önüne alındığında, Sözleşme’nin 10. maddesi kapsamındaki benzer şikayetleri ele alırken yerel mahkemelere tam yetki verdiği şeklinde yorumlanmamalıdır.

Mahkeme, yukarıdan hareketle, başvuranın artık mağdur statüsüne sahip olmadığının tespit edilmesi için yerine getirilmesi gereken ilk koşulun -ulusal makamlar tarafından bir ihlalin kabul edilmesinin- mevcut davada, aşağıdaki koşullara göre karşılandığını takip etmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin bu kararının ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiğinin kabulü olarak değerlendirilebilir. İkinci koşula -uygun ve yeterli bir tazminin varlığına- ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi, bir ihlal tespit ettikten sonra, ihlali gidermek amacıyla yargılamayı yeniden açabilmesi için dava dosyasını yetkili sulh ceza hakimliğine iade etmiştir. Buna karşılık sulh ceza hakimliği, 15 Ocak 2020’de Anayasa Mahkemesi kararının bildirimini alır almaz Wikipedia web sitesinin tamamına yönelik engelleme kararını kaldırmıştır. Son olarak Anayasa Mahkemesi, başvurucu kuruma masraf ve giderler olarak 2.732,50 TL ödenmesine hükmetmiştir. Böylece ikinci koşul da yerine getirilmiştir.

Özetle Mahkeme, Türkiye Anayasa Mahkemesinin, incelemeye çağrıldığı bireysel başvuru hakkında karar verirken, esas bakımından Sözleşme’nin 10. maddesinin ihlal edildiğini kabul ettiğini ve başvurucunun maruz kaldığı zararlar için gerekli tazmini sağladığını göz önüne almıştır. Bu nedenle Mahkeme, başvurucu kurumun artık mağdur statüsü iddiasında bulunamayacağına ve başvurunun Sözleşme’nin 35. maddesinin üçüncü fıkrasının a bendi ile bağdaşmadığına ve reddedilmesi gerektiğine karar vermiştir.

From → Haberler

Yorum Yapın

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: