Danimarka, tarihi oylamanın ardından AB’nin ortak savunma politikalarına katılma kararı aldı

Yapılan referandumda, Danimarka’nın Avrupa Birliği’nin savunma politikasına katılacağını gösteren nihai sonuçlar, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrasında İskandinav ülkelerinin AB ile aralarındaki savunma bağlarını derinleştirme yönündeki eğilime işaret ediyor. 

Danimarka, AB’nin savunma ve güvenlik politikası kapsamında aldığı tedbirlerin parçası olmayan tek AB üyesi. Oylama, ilk kez bir hükümetin Maastricht Antlaşması ile 1993 referandumunda güvence altına alınan çeşitli muafiyetlerden birini kaldırmayı başardığını gösteriyor.

Danimarka’da bir AB meselesine ilişkin ve seçmenlerin neredeyse %67’sinin katılım gösterdiği ve kayıtlara geçmiş en büyük destek gösterisi niteliğindeki referandumda nihai sonuçlar, AB’nin Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası’na (OGSP) çekimser kalma durumunun terk edilmesinin tercih edildiğini gösteriyor.

Seçmenlerin yüzde 33’ü referandumda karşı oy kullandı.

Çekimserlikten vazgeçmek, AB ile daha fazla işbirliğinden yana olanlar için bir kazanç niteliğinde ise de karşıt görüşü benimseyenler, AB’nin savunma anlaşmasının bürokrasi tarafından zorlandığını ve Danimarka’nın AB askeri operasyonlarına katılmasının çok maliyetli olacağını savundu.

Başbakan Mette Frederiksen oyların sayılmasından sonra geç bir saatte “NATO’daki, Avrupa’daki müttefiklerimize bir sinyal gönderdik. Ayrıca Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e de açık bir sinyal gönderdik” ifadelerini kullandı.

Frederiksen, “Putin özgür ve bağımsız bir ülkeyi işgal ettiğinde, barış ve istikrarı tehdit ettiğinde, hepimiz birbirimize daha çok yaklaştık” dedi.

Danimarka Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü’nde araştırmacı olarak çalışan Christine Nissen, Avrupa Birliği’ne uygulamada doğrudan etki etmese de oylama sonucunun Brüksel’de olumlu karşılanacağını söyledi.

Nissen “Sonucun, ülkelerin birbiriyle yakınlaşma eğiliminin bir parçası olduğunu” söyledi.

Tarihi politika değişiklikleri kapsamında, İsveç ve Finlandiya bu ay NATO üyeliğine başvurmaya karar verirken hem Danimarka hem de Almanya savunma harcamalarını keskin bir şekilde artırma sözü vermişti.

Danimarka NATO’nun kurucu üyesi olsa da ittifakın en büyük askeri gücü olan ABD, Avrupalı ​​müttefiklerin kendi güvenlikleri için daha fazla sorumluluk alması gerektiğinin sinyalini vermişti.

Muhafazakar Halk Partisi lideri Soren Pape Poulsen, “ABD bunu çok net bir şekilde söyledi. Sürekli olarak ABD’nin yardıma gelmesini ummak yerine bu işbirliğinin bir parçası olmanın mantıklı olduğunu düşünüyorum” dedi.

Danimarka da tıpkı Somali, Mali veya Bosna-Hersek’te gerçekleşenler gibi OGSP ortak askeri operasyonlarında yer alabilecek ve diğer üye devletlerle birlikte ortak askeri yetenekler edinme konusunda işbirliği yapabilecek. 

Kaynak: Euractiv

Bu haber, BAU Hukuk Fakültesi LAW 2018 Current Constitutional Developments dersi kapsamında Emre Koç, Dilanaz Taşdemir, Ahmet Şahbeg Şirin ve Şilan Tarhan tarafından çevrilmiştir.