İçeriğe geç

İHAM’ın Mahi v. Belçika kararının özet çevirisi: “Bir öğretmenin, 2015 Paris saldırılarıyla ilgili olarak sağduyu yükümlülüğüne aykırı yorumları yüzünden disiplin cezası verilerek başka bir okula tayin edilmesi; ölçüsüz bir müdahale değildir.”

by 28/09/2020

İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İHAM), 3 Eylül 2020 tarihinde verdiği Mahi v. Belçika kararında (Başvuru No: 57462/19), İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nin (İHAS) 10. maddesinin (ifade özgürlüğü hakkı) ihlal edildiği iddiasına ilişkin başvuruyu oybirliğiyle kabul edilemez bulmuştur. Karar kesindir.

Başvuru, İslam dinine mensup bir öğretmen olan Mahi’nin, başkaca konuların yanında, 2015 Ocak ayında Charlie Hebdo gazetesine yapılan saldırıyla da ilgili olan ve basında yer alan açık mektupta yer alan görüşleri nedeniyle disiplin cezası olarak tayin edilmiş olmasıyla ilgilidir.

Mahkeme, Mahi’nin şikayetlerini 10. madde (ifade özgürlüğü hakkı) altında değerlendirmiştir.

Mahkeme, bu bağlamda bahsi geçen yorumların, özellikle Paris saldırılarından sonra okulunda oluşan gergin atmosfer de değerlendirildiğinde, bir öğretmen olarak Mahi’nin sahip olduğu sağduyu yükümlülüklerine aykırı olduğunu belirtmiştir.

Mahi’nin yorumlarının öğrencileri üzerindeki muhtemel etkisini dikkate alan Mahkeme, Mahi’nin disiplin cezası olarak ders programının dolu olacağı ve çalıştığı okuldan yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki bir başka okula tayin edilmesini ölçüsüz bulmamıştır.

Bu sebeple başvuru, açıkça dayanaktan yoksun bulunmuştur.

Kararın tamamını buradan okuyabilirsiniz. Mahkeme’nin yayınladığı basın özeti Dicle Demir tarafından çevrilmiştir.

Mahi v. Belçika, Başvuru No: 57462/19, Karar Tarihi: 03.09.2020

Başvuru Konusu Olaylar

Başvurucu Yacob Mahi, 1965 doğumlu ve Brüksel’de yaşayan bir Belçika vatandaşıdır. 1987’den beri Belçika Fransızca-Konuşanlar Topluluğu tarafından yönetilen okullarda İslam dini eğitimi vermiştir.

4 Şubat 2015’te Mahi, basına; Brüksel’de çalıştığı okulda çıkan karışıklıklarda rolü olduğu hakkında bazı medya dallarında çıkan raporlara ilişkin yorumlarını içeren bir açık mektup göndermiştir. Bu karışıklıklar, 2015 Ocak ayında Paris’te özellikle Charlie Hebdo gazetesini hedef alan terörist saldırılardan sonra ortaya çıkmıştır. Bu karışıklıklar, aynı okulda çalışan ve Charlie Hebdo’yu savunan bir öğretmene öğrenciler tarafından saldırılması ve o öğretmene karşı yazılan dilekçeyi imzalamayı reddeden bir öğrenciye karşı şiddet eylemleri halini almıştır.

Mahi açık mektubunda Charlie Hebdo saldırıları hakkında yorumda bulunmuştur. Mahi ayrıca eşcinsellik, medya, siyasi liderler ve yargı hakkında görüşlerini açıklamış ve Fransa’da Yahudi soykırımını inkar etmekten ceza almış bir yazardan bahsederek bu kişiyi kendisinin “akıl hocası” olarak nitelendirmiştir.

13 Mart 2015’te yayınlanan bir görüş yazısında Eşit Fırsatlar ve Irkçılık ile Ayrımcılığa Karşı Hareket Federal Merkezi, Mahi’nin yorumlarının ayrımcılık karşıtı mevzuata aykırı olmadığını açıklamış fakat bu yorumların bir öğretmen tarafından yapılmış olması hakkında endişelerini belirtmiştir.

31 Ekim 2017’de Fransızca-konuşan Topluluk Hükümeti, Mahi’nin yorumlarının sağduyu yükümlülüğünün ihlali olduğunu belirterek kendisinin disiplin cezası olarak La Louviere’deki bir okula tayin edilmesi kararını vermiştir. 16 Mayıs 2019’da Danıştay (Conseil d’Etat), Mahi’nin yapmış olduğu işlemin iptali başvurusunu reddetmiştir.

Şikayetler, Usul ve Mahkeme’nin Oluşumu

29 Ekim 2019’da İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’ne başvuru yapılmıştır.

Mahi, Sözleşme’nin 8. (özel hayata ve aile yaşamına saygı hakkı) ve 10. (ifade özgürlüğü hakkı) maddelerine dayanarak açık mektubundaki yorumları nedeniyle kendisine uygulanan disiplin cezasından şikâyet etmiştir. Mahkeme, başvurucunun şikayetini 10. madde altında incelemeyi uygun bulmuştur.

Karar, yedi hâkimden oluşan Daire tarafından verilmiştir.

Mahkeme’nin Kararı

10. Madde (İfade Özgürlüğü Hakkı)

Mahkeme, hakkında uygulanan disiplin cezasının Mahi’nin ifade özgürlüğü hakkına bir müdahale teşkil ettiğini belirtmiştir. Müdahalenin dayanağı, öğretmenlere sağduyu yükümlülüğü yükleyen 22 Mart 1969 tarihli Kraliyet Kararı’nın 5. ve 7. maddeleridir. Müdahale ayrıca, okullarda kargaşayı önleme ve başkalarının hak ve şöhretlerini (okulun ve Belçika’daki Fransızca-konuşan Topluluğun tamamının) koruma meşru amacını taşımaktadır.

Müdahalenin demokratik toplumda gerekliliğine gelince, Mahkeme; devlet görevlilerinin ifade özgürlüğü haklarının söz konusu olduğu her durumda, 10. maddenin 2. fıkrasında düzenlenen “görev ve sorumluluklar”ın özel bir anlam taşıdığını ve bu durumun, müdahalenin ulaşılması istenen amaca göre ölçülülüğü konusunda karar verirken Sözleşmeci devlete belli bir takdir hakkı sağladığını vurgulamıştır.

Özellikle, eğitim alanında öğrencileri için otoriteyi temsil eden öğretmenler dikkate alındığında, öğretmenlerin görev ve sorumlulukları bir aşamaya kadar okul dışı eylemlerini de kapsamaktadır.

Başvuru konusu olayda Danıştay, Mahi’nin mektubunda yaptığı yorumlar ile öğretmen olarak konumunun birbirlerinden bağımsız değerlendirilemeyeceğini belirterek Mahi’nin yaptığı yorumları, öğretmen olarak sahip olduğu görev ve sorumluluklara aykırı bulmuş ve sağduyu yükümlülüğünü ihlal ettiğine karar vermiştir.

Mahkeme, Mahi’nin yorumlarında nefrete, yabancı düşmanlığına veya ayrımcılığa tahrik unsurları bulunmadığından ceza hukuku anlamında suç teşkil etmediği yönündeki Eşit Fırsatlar Merkezi tarafından yayınlanan görüşü kabul etmektedir. Buna karşın Danıştay’ın kararında da belirtildiği gibi, özellikle 2015 Ocak Paris saldırılarından sonra okulunda ortaya çıkan karışıklıklar dikkate alındığında, Mahi’nin yorumlarının sağduyu yükümlülüklerine aykırı görülmesinin meşru olacağı da doğrudur.

Mahkeme Mahi’nin, kendisine karşı ileri sürülen suçlamalara cevap verme zorunluluğu hissettiği yönündeki savunmasını kaydetmiştir. Buna karşın Mahkeme, bu değerlendirmenin tek başına sağduyu yükümlülüğünü ve yorum yaptığı bağlamın özelliklerini dikkate alarak ifade özgürlüğünü kullanırken ölçülü davranması gerekliliğini ortadan kaldırmak için yeterli olmadığını belirtmiştir. Bu değerlendirme, bahsi geçen yorumların ve açıklamaların bir sözlü diyalog içinde anlık bir tepki olarak yapılmadığı; geniş kitlelere ulaşmış ve dolayısıyla öğrencilerinin ulaşabileceği ve okuldaki gerginliği artırabilecek yazılı ifadeler şeklini aldığı da dikkate alındığında özellikle kabul görmektedir.

Sonuç olarak Mahkeme, Mahi’nin yorumlarının öğrencileri üzerindeki muhtemel etkisini dikkate alarak Mahi’nin disiplin cezası olarak ders programının dolu olacağı ve çalıştığı okuldan yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki bir başka okula tayin edilmesini ölçüsüz bulmamıştır. Yetkili makamlar, ölçüsüz olmayan bu müdahaleyi destekleyecek uygun ve yeterli delilleri sunmuşlardır.

Açıklanan sebeplerle, başvuru, açıkça dayanaktan yoksun bulunmuştur.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: